Her dönem bittiğinde karnelerin bir köşesine güzel temenniler içeren mesajlar yazarız çocuklarımıza. Kimine akademik tavsiyeler içeren cümleler kurarız kimine ise sosyal duygusal gelişimlerini geliştirici cümleler. Aslında tüm temennilerimizin amacı çocuğun hayatında bariyer oluşturan ve bizim gözlemlerimize dayanarak ortaya çıkan sorunları çözmek üzerine kuruludur. Oysa çok azımız esasında bir insanın yapması gerekli olan hatta hayati olan kendi iç dünyasını tanıma zorunluluğunu hatırlatırız bu temennilerde Bu amaca dayandırarak bir karne görüşü yazmak istiyorum: “Sevgili çocuğum, bunca zamandır okul sıralarında dirsek çürüttün. Ömrün sabah erkenden kalkıp sırtına koca bir çantayı yükleyip taşlı tozlu yollardan geçip okula gelmek, okulda teneffüs ile ders saatleri arasına sıkışmış ve adına öğrencilik denilen her insanın vazgeçilmez kaderi olan olguyu yaşamakla geçiyor. Şimdi bir dönemi daha bitirdin ve lütfen bu defa farklı kıl tüm bu yaptıklarını. Şöyle ki, hergün gelip geçtiğin yollardaki insanların yüzüne bakmaya başla. İnsanları ve yaşantılarını anlamaya ve dersler çıkarmaya gayret et. Yürüken o yollardan arada göğe bakmayı da ihmal etme. Havanın, rüzgarın ve yaşamın sesini iliklerine kadar h ve elbette bunlardan da dersler çıkar. Neden bir okula gitmek zorunda olduğunu düşün bol bol. Uzun yıllar boyunca en güzel zamanlarını geçirdiğin bu dönemi verimli geçirip geçirmediğini düşün. Düşün ki sonucunda alacağın dersler senin neler kazanacağına veya kaybedeceğine yön versin. En çok da önce kendi özüne dön ve ben kimim, bu dünyadan ne bekliyorum ve neleri değiştirmeyi düşünüyorum bunu anlamaya çalış. Önce kendi zaaflarını, güçlü yönlerini, neleri sevip nelerden nefret ettiğini kısaca benliğini anlamaya çalış! Balık isen ceylan gibi koşmaya çalışmayı bırak. Ya da bir ceylan isen balık gibi olmaya çalışmayı. Kendi benliğini tanıyıp yola öyle devam et. Bu yol senin, bir yerinde yollarımız kesişti ve seni tanıdım. Seni benim inandığım yolda yürümeye zorlayamam fakat tüm yolların olmazsa olmazı erdemlerle seni buluşturmak da benim yolumun bir parçası. Umarım kendi yolunu bulur, gelecekte yollarını arayan nice yüreklere sen de yol gösterici olabilirsin. Seni her zaman seven ve destekleyen yol arkadaşın”
|