|
||
NE KADAR EKMEK O KADAR KÖFTE | ||
İstatistik bilimi veriye ve bu verilerin çeşitli bakış açıları ile ya da yöntemlerle yorumlanmasına dayanır. Tıp, mühendislik ve bir miktar eğitim çalışmaları nicel (sayısal) analizler ile anlam çıkarma uğraşı verirken; sosyoloji, antropoloji ve eğitim bilimleri de daha çok insan yaşantısına odaklı olduğu için insanların hikâyelerinden anlamlar çıkarma (nitel) peşindedir. Aslında amaç anlamak ve anlamlandırmaktır. Bir önemli diğer amaç da bu veri yığınlarını anlamlı birer bilgi kümesi haline getirdikten sonra genel geçer kestirimler yapılabilmesi için genellemektir. Veriler arasında bazen ilişki anlamlı seviyede görülürken bazen de her ne kadar bir ilişkiden söz edilebilse de bu ilişkinin ya da farklılığın anlamlı olduğu bilimsel olarak kabul edilmez (p<0.05). Peki, gündelik hayatımızda da aslında bir ilişkilendirme yaşanmıyor mu? Mesela ülkelerin gelişmişliği tesadüflerle açıklanabilir mi diye bir araştırma yapmak istedim. Dünyada en çok bilimsel çalışma yayınlayan ülkeler ile refah ve eğitimsel durumu kıyaslamak istedim. 2018 yılı verilerine göre dünyada özellikle mühendislik ve bilim alanında hakemli dergilerde en çok çalışma yayınlayan ülke Amerika’yı geride bırakan Çin oldu. Dünya’da yayınlanan her beş çalışmadan biri Çin’de çalışma yapan bir araştırmacının elinden çıkıyor. Tesadüfe bakın ki Amerika’nın düzenlediği sınavlardan olan SAT ve ACT sınavlarının sonuçlarına göre dünyada en kaliteli eğitim yine Çin’de kendini gösteriyor. Yine tesadüfe bakın ki şu anda dünyada ticaret hacminin büyük bir payı yine bu ülkeye ait üstelik güncel nüfusu bir buçuk milyara dayanmışken. Çin açısından veriler arasında pozitif bir ilişki görüyoruz. Çin’den sonra en çok yayın yapılan ülke Amerika Birleşik devletleri görünmektedir. Her ne kadar verilere göre ticaret hacmi olarak dünya sıralamasında Çin’den sonra gelmesi pozitif bir ilişkiye işaret ediyor olsa da aynı durum eğitimin kalitesi açısından geçerli görünmemektedir. Amerika eğitim sıralamasında kendisine ancak 24.üncü sırada yer bulabilmiştir. Öte yandan dünyada en çok yayın yapılan üçüncü ülke Hindistan iken bu ülke hem eğitim alanında neredeyse ilk yüze bile girememiş hem de ticaret hacmi açısından da ancak 17.nci sırada tutunabilmiştir. Hindistan açısından negatif bir korelâsyondan (ilişki) söz etmek mümkündür. Ülkemize gelecek olursak yayın açısından 16.ncı sırada yer alırken eğitsel kalite açısından da 41.inci sırada yer bulduk. Ticaret hacmine bakıldığında ise 28.inci sırada olduğumuz görülmektedir. Ülkemiz açısından verileri değerlendirdiğimizde aslında özellikle eğitsel durumun yukarı çekilmesi halinde diğer verilerin de olumlu bir yönelim sergileyeceği görüşündeyim. Bu görüşümü ise nüfus ve okuyan kişi sayısı bakımından diğer büyük ülkelere göre sayısal açıdan daha kontrol edilebilir ve gelişme şansı olan (genç nüfus bakımından) bir topluma sahip olduğumuza inandığım için bu şekilde temellendirmekteyim. Yaptığım araştırmaların bir özeti de her ne kadar istisnalar olsa da ülkelerin gelişmişliklerine etki eden en önemli şeyin eğitim kalitesi olduğu gerçeğidir. Eğitime yapılan yatırımın uzun vadede çıktıya dönüştüğü gerçeğinden hareketle, doğru ve amaca yönelik atılımların ve çağın gereklerine uygun bir niteliğe sahip olan bakış açısının ülkemizi hak ettiği yerlere taşıyacağına dair umutlar taşımaktayım. “Ne kadar ekmek o kadar köfte”. Başarı bir tesadüf değil ancak uzun soluklu bir yolda verilen emeğin sonucudur. Sağlıkla Kalın… |
||
Etiketler: NE, KADAR, EKMEK, O, KADAR, KÖFTE, |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.
<a href="http://www.sanalbasin.com/?ref=32742" id="hash-281d39bb99f4965803bcaabf4d3ed6a2a1d2a9cc" title="Bu site sanalbasin.com üyesidir" target="_blank"><img src="http://www.sanalbasin.com/dcms-themes/sanalbasin/img/sanalbasin_uyesidir.png" alt="sanalbasin.com üyesidir" /></a>