|
||
PANDEMİNİN ÖĞRETMENLER AÇISINDAN GETİRİLERİ | ||
İBRAHİM TANIŞ | ||
ibrahimtanis1988@gmail.com | ||
Bir önceki yazımın sonunda öğretmenlerin WEB 2.0 araçlarına ve genel olarak da teknolojiye hâkim olma durumlarına değineceğimi yazmıştım. Yapılan araştırmalara bakıldığında genel anlamda bilişim dünyasına sebebi her ne olursa olsun (yaş, bölüm, ilgi düzeyi, kıdem) yeterli düzeyde bir alaka göstermediğimiz biz eğitimciler açısından bilinen bir gerçekliktir. Bu anlamda Bakanlık tarafından birçok eğitim düzenleniyor olsa da kime ne derecede ulaştığı ya da kimin gerçekten bu eğitimlere yeterli düzeyde ilgi duyduğu bilinmemektedir. Teknolojinin alabildiğine her alana hâkim olduğu bir dünyada eğitimin de nasiplendiğini görmekteyiz. Pandemi ise bu nasiplenme sürecini ve miktarını hem hızlandırdı hem de arttırdı. Derslerin uzaktan eğitim ile yapılması hayatımıza EBA ve Zoom gibi platformların daha sık yerleşmesini sağlarken bu süreçte herkes kendi becerisine paralel olarak bir uyum süreci yaşadı. Gerekli olduğuna inansın inanmasın tüm eğitimciler daha fazla dijital bir bilinçlenmeye zoraki tabi tutuldu. Pek tabii bu durum bize bazı gerçeklerimizi de hatırlattı: Teknolojik Okuryazarlık seviyesi. Dünyamızda son çeyrek asırda daha sık dillendirilen Teknolojik Okuryazarlık becerisi her iş kolunda etkili olurken eğitimde öğrenmeyi daha kalıcı hale getirmeyi, öğrenme aktivitelerine ayrılan süreyi daha aza indirmeyi ve kaynaklara ulaşmayı daha kolay kılmayı hedeflemiştir. Her şeyde olduğu gibi bu beceride de elini çabuk tutan, güncel kalabilen, yeni yazılımları veya güncel sürümleri kullanmayı becerebilenler çok yönlü gelişimlerini sürdürüp rekabet ortamında ayakta kalabildiler. Salgın sürecinde yaşanan zorlukların da sayesinde biz eğitimciler yukarda saydığım birçok platformun dışında çeşitli program ve kaynakları kullanma becerisine sahip olduk. Zorluklarla birlikte fırsatlarında olduğunu yaşayarak deneyimledik. Mecbur kaldıkça arayışlar içerisinde bulunca kendimizi aslında kendimizi şartladığımızda yaşımız ya da durumumuz ne olursa olsun birbirinden farklı yetileri kazanabildiğimizi keşfettik. Peki, salgın bitip hayat normale dönünce bu becerilerimizi diri tutabilecek miyiz? Cevabını ancak sizler verebilirsiniz. Teknolojinin zararlı veya yararlı olduğu görüşlerini bir kenara bırakarak baktığımızda daha donanımlı öğretmenlerin yetişmesinin yolunun daha öğrenci iken bilişimsel becerilerle donatılmalarından geçtiği aşikârdır. Yani bir öğretmen adayı yazı, şekil, tablo, sunum, az derecede grafik tasarlama, montaj yapabilme, okulda bulunması muhtemel donanım malzemelerini kuşanabilme becerisine daha eğitim fakültesinde bir öğrenci iken erişebilmeli ve böyle yetiştirilmelidir. Akıllara bu becerileri kazandırması gereken hocaların kendilerinin bu becerilere ne derecede sahip oldukları sorusu geliyor değil mi? Kalın Sağlıcakla… |
||
Etiketler: PANDEMİNİN, ÖĞRETMENLER, AÇISINDAN, GETİRİLERİ, |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.
<a href="http://www.sanalbasin.com/?ref=32742" id="hash-281d39bb99f4965803bcaabf4d3ed6a2a1d2a9cc" title="Bu site sanalbasin.com üyesidir" target="_blank"><img src="http://www.sanalbasin.com/dcms-themes/sanalbasin/img/sanalbasin_uyesidir.png" alt="sanalbasin.com üyesidir" /></a>