Bu yazı eğitime erişim konusunda güçlük çeken ya da erişimi tamamen yitirmiş olan çocuklara yöneliktir. Eğitime erişim dünyada olduğu gibi ülkemizde de hem yasal bir zorunluluk hem de eğitsel açıdan okulların en büyük hedefidir. Çünkü temelde bir çocuğun eğitimindeki en kritik nokta okullaşması ve bunun sürdürülebilir kılınmasıdır. Özellikle kız çocuklarının ülkemizdeki çeşitli düşüncelerden dolayı (gelişimsel durumlar, ailenin kız çocuklarının eğitimine bakış açısı, bağnazlık, toplumsal kalıp yargılar vb.) eğitime erişiminde ve devamında ciddi sıkıntılar olduğu bilinmektedir. Dünyada 119 milyon kız çocuğunun okula gidemediği, ülkemizde de VELİ-DER’in 2023 raporuna göre yaklaşık bir buçuk milyon kız çocuğunun eğitim dışında kaldığı raporlanmaktadır. Ayrıca TÜİK verilerine göre okulu bırakıp çalışmak zorunda kalan çocukların genel sayıya oranı ise %22 dolaylarında seyretmektedir. İşte bu saydığımız çocuklar kayıp çocuklar başlıklı yazımızın en temel konusu olmaktadır. Hiç eğitime erişimi olmayan çocukların yanı sıra eğitimin herhangi bir kademesinde çeşitli nedenlerle ayrılan çocukların sayısı da bir hayli yüksektir. Bu durumun çeşitli nedenleri olmakla birlikte benim açımdan en üzücü olanı tutunmaya çalıştığı okulda yeterli desteği bulamayan, hikâyesi dinlenmeyen, kırılgan noktasının ne olduğu bilinmeyen çocukların yaşadığı yanlızlıktır. Bu yanlızlık bilinçli bir şekilde bu çocuklara dayatılmıyor olsa da zamana yayıldığında çocukların okulu terke etmesine ve okul sıraları ile kurduğu bağlarını yitirmesine neden olmaktadır. Sınıf rehber öğretmenliğinin bu anlamda çok ciddi etkileri olduğuna inanıyorum. Sınıfında bulunan çocukların öyküsünü bilen, ailesini ve çevresini tanıyan, kişisel özelliklerine hâkim olan, güçlü bir iletişim bağı kurup çocuğa güven veren öğretmenlerin çocukların okula aidiyet duymasına daha fazla katkı sağladığı bilinmektedir. Elbette tüm unsuruların birlikte etki ettiği bir kavramdır okula yabancılaşma ama en temelde çocuklara okullarda en yakın olan öğretmen ve yöneticilerin diğer tüm etkenleri bir kenara bırakıp kendi alanlarına giren destekleri sunmaları değerli ve gereklidir. Zaten böyle olan öğretmenler toplumda iz bırakmaktadır. Ötekiler sadece maaş karşılığıdır…

Tüm çocukların engelsiz ve sorunsuz bir biçimde eğitime erişim sağladığı kimsenin kaybolmadığı günlere…

Kalın Sağlıcakla…

01.10.2024 Salı